NAMÂZIN RÜKNLERI:
Namâzın içindeki farzlarına (Rükn) denir. Hepsi besdir:
1- KIYÂM: Namâzın bes rüknünden birincisi kıyâmdır. Kıyâm,
ayakda durmak demekdir. Ayakda duramayan hasta,
oturarak kılar. Oturamıyan hasta, sırt üstü yatıp, bası ile kılar.
Yüzü, semâya karsı degil, kıbleye karsı olması için bası altına
yastık konur. Ayaklarını diker. Kıbleye karsı uzatmaz. Ayakda
iken, iki ayak birbirinden dört parmak eni kadar açık olmalıdır.
Ayakda duramıyan hasta, ayakda bası dönen, bası, disi, gözü
veyâ baska yeri çok agrıyan, idrâr, yel kaçıran, yarası akan,
ayakda düsman korkusu, malın çalınmak tehlükesi olan, ayakda
kılınca orucu veyâ okuması bozulacak veyâ avret yeri açılacak
olan kimseler, oturarak kılar. Rükü’ için biraz egilir. Secde
için, basını yere koyar. Basını yere koyamayan kimse, rükü’ için
biraz, secde için ise, dahâ çok egilir. Secde için egilmesi rükü’
için egilmesinden dahâ çok olmazsa namâzı kabûl olmaz. Yere
tas ve tahta koyup, bunun üstüne secde ederse, namâz kabûl
olursa da, günâha girer. Ya’nî tahrîmen mekrûh olur.
2- KIRÂET: Sünnetlerin ve vitrin her rek’atinde ve yalnız
kılarken farzların iki rek’atinde, ayakda Kur’ân-ı kerîmden bir
âyet okumak farzdır. Kısa sûre okumak dahâ sevâbdır.
Kırâet olarak, buralarda Fâtiha okumak ve sünnetlerin ve
vitr namâzının her rek’atinde ve farzların iki rek’atinde Fâtihadan
baska bir de, sûre veyâ üç âyet okumak vâcibdir. Farzlarda
Fâtihayı ve zamm-ı sûreyi ilk iki rek’atde okumak vâcib veyâ
sünnetdir. Fâtihayı sûreden önce okumak da vâcibdir. Bu bes
vâcibden biri unutulursa secde-i sehv yapmak gerekir.
Kırâetde, Kur’ân-ı kerîm tercemesini okumak câiz degildir.
Imâmın Cum’a ve bayram namâzlarından baska, her namâzda,
birinci rek’atde, ikinci rek’atde okuyacagının iki misli uzun
okuması sünnetdir. Yalnız iken her rek’atde aynı mikdârda okuyabilir.
Imâmın aynı namâzların, aynı rek’atlerinde, aynı âyetleri
okumagı âdet edinmesi mekrûhdur. Birinci rek’atde okudugunu
ikinci rek’atde de okuması tenzîhen mekrûhdur. Tersine okumak,
dahâ kerîhdir. Ikincide, birinci rek’atde okudugundan sonraki
sûreyi atlıyarak dahâ sonrakini okumak, mekrûhdur.
Kur’ân-ı kerîmi mushafdaki sıra ile okumak, her zemân vâcibdir.
3- RÜKÜ’: Kıyâmda kırâetden sonra tekbîr getirerek, rükü’a
egilir. Rükü’da erkekler parmaklarını açıp, dizlerin üstüne
koyar, sırtını ve basını düz tutarlar.
Rükü’da en az üç def’a, (Sübhâne rabbiyel azîm) denir. Üç
kerre okumadan, imâm basını kaldırırsa, o da hemen kaldırır.
Rükü’da kollar ve bacaklar dik tutulur. Kadınlar parmaklarını
açmaz. Sırtını ve bacaklarını, kollarını dik tutmazlar.
Rükü’dan kalkarken (Semi’allahü limen hamideh) demek,
imâma ve yalnız kılana sünnetdir. Cemâ’at bunu söylemez. Bunun
arkasından hemen (Rabbenâ lekel hamd) denir ve dik durulur
ve (Allahü ekber) diyerek secdeye varılırken, önce sag, sonra
sol diz, sonra sag, sonra sol el, sonra burun ve alın yere konur.
4- SECDE: Secdede el parmakları, birbirine bitisik, kıbleye
karsı, kulaklar hizâsında, bas iki el arasında olmalıdır. Alnı temiz
yere, ya’nî tas, toprak, tahta, yaygı üzerine koymak farz
olup, burnu da berâber koymak vâcib denildi. Özrsüz yalnız
burnu koymak câiz degildir. Yalnız alnı koymak mekrûhdur.
Iki ayagı veyâ hiç olmazsa herbirinin birer parmaklarını yere
koymak farzdır veyâ vâcibdir. Ya’nî iki ayak yere konmazsa,
namâz kabûl olmaz veyâ mekrûh olur.
Secdede, ayak parmaklarını bükerek uçlarını kıbleye çevirmek
sünnetdir.
Erkekler, kolları ve uylukları karından ayrı bulundurur. El-
leri ve dizleri yere koymak sünnetdir. Topukları kıyâmda, birbirinden
dört parmak eni kadar uzak, rükü’da, kavmede ve secdede
bitisik tutmak sünnetdir.
Secdeye giderken, pantalon paçalarını yukarı çekmek mekrûhdur
ve bunları yukarı çekip kıvırıp da, namâza durmak mekrûhdur.
Kolları, bacakları, etekleri sıgalı, kıvrık, kısa olarak namâz
kılmak mekrûhdur. Tenbellikle veyâ bası kapalı kılmanın
ehemmiyyetini düsünmiyerek, bası açık namâz kılmak mekrûhdur.
Namâza ehemmiyyet vermemek ise, küfrdür. Kirli elbise
ile ve is elbisesi ile namâz kılmak da mekrûhdur.
5- KA’DE-I AHÎRE: Son rek’atde (Ettehıyyâtü)yü okuyacak
kadar oturmak farzdır. Otururken, el parmakları ile isâret
edilmez. Erkekler sol ayagını, parmak uçları saga dogru dönük
olarak yere döser. Bu ayagın üzerine oturur. Sag ayagı dik tutar.
Bunun parmakları yere deger. Parmaklarının ucu kıbleye
karsı biraz bükülmüs olur. Böyle oturmak sünnetdir.
Kadınlar kaba etlerini yere koyarak oturur. Uylukları birbirine
yakın olur. Sag ayagını, sag tarafdan dısarı çıkarır. Sol ayagı,