Kadınların Hayz ve Nifâs Hâlleri
Onbir dürlü gusl abdesti vardır. Besi farzdır. Bunlardan ikisi
kadının hayz ve nifâsdan kurtulunca gusl abdesti almasıdır.
Ibni Âbidîn (Menhel-ül-vâridîn) adındaki eserinde diyor ki:
Her müslimân erkegin ve kadının ilmihâl ögrenmesi farz oldugunu,
fıkh âlimleri söz birligi ile bildirdi. Her müslimân kadının
hayz ve nifâs bilgilerini ögrenmesi farzdır. Her müslimân erkegin
evlenecegi zemân, hayz ve nifâs bilgilerini ögrenmeleri lâzımdır.
Evlenince, hanımına da ögretmelidir.
Hayz, sekiz yasını bitirip, dokuz yasına basmıs ve saglıgı yerinde
bir kızdan veyâ (âdet zemânı) son dakîkasından onbes gün
geçmis olan kadından gelen ve en az üç gün devâm eden kana
denir. Beyâzdan baska her renge ve bulanık olana hayz kanı denir.
Bir kız, hayz görmeye baslayınca, erginlik çagına girer ve
kadın hükmünde olup, dînin emr ve yasaklarından mes’ûl olur.
Kan görüldügü andan, kesildigi güne kadar olan günlerin sayısına
“Âdet zemânı” denir. Bu zemânın en azı üç, en fazlası on
gündür. Her kadının kendi âdetinin gün sayısını ve sâatini bilmesi
lâzımdır. Sekiz yasını temâmlıyan kıza, anasının, anası
yoksa, ninelerinin, ablalarının, hala ve teyzelerinin hayz ve nifâs
ilmini bildirmeleri farzdır.
Nifâs, lohusa demekdir. Kadından, dogumdan sonra gelen
kana denir. Bu kanın en az müddeti yokdur. Kan kesildigi zemân
derhâl gusl abdesti almalıdır. En çok zemânı kırk gündür.
Kırk gün temâm olunca, kan kesilmese de, gusl edip, namâza
baslar. Kırk günden sonra gelen kan, istihâza, (ya’nî özr) olur.
Kadınların nifâs (lohusalık) günlerini de ezberlemeleri lâzımdır.
Istihâza [özr kanı], üç günden, ya’nî yetmisiki sâatden bes dakîka
bile az olan ve yeni baslayan için on günden çok süren ve
yeni olmayanlardan âdetden çok olup, on günü de asan ve hâmile,
ellibes yasını geçmis (âyise) kadınlardan, dokuz yasından küçük
kızlardan gelen kanlara denir. Bu kan hastalık isâretidir.
Uzun zemân akması tehlîkeli olup, doktora basvurmak lâzımdır.
Istihâza günlerinde bulunan kadın, sık sık burnu kanayan
kimse gibi olup, bu hâlde namâz kılabilir ve oruc tutabilir.
Hayz ve nifâs hâlinde iken kadın, namâz kılamaz ve oruc tutamaz.
Tilâvet ve sükr secdesi yapamaz. Kur’ân-ı kerîme dokunamaz.
Câmi’ ve mescide giremez, Kâ’beyi tavâf edemez. Vatyde
bulunamaz. Temizlenince, oruclarını kazâ eder, namâzlarını
kazâ etmez. Kadının, hayzın basladıgını kocasına bildirmesi lâzımdır.
Peygamberimiz “sallallahü aleyhi ve sellem” (Hayzın
basladıgını ve bitdigini kocasından saklayan kadın mel’ûndur)
buyurdu. Hayz ve nifâs kesilince, hemen gusl edip yıkanmak
farzdır. Allahü teâlânın emridir.
Nikâhın gitmesine, ya’nî bosanmaga sebeb olan çok söz vardır.
Îmânın gitmesinden korkar gibi, nikâhın gitmesinden de çok
korkmak lâzımdır. (Tam Ilmihâl) 585.ci sahîfeye bakınız!
Hak teâlâ, intikâmını yine kul ile alır.
Bilmiyen (ilm-i ledünnî), anı kul yapdı sanır.
Cümle esyâ Hâlıkındır, kul elîle islenir.
Emr-i Bârî olmayınca, sanma bir çöp deprenir!
=> GUSL (Boy Abdesti)
=> Guslün Farzları,Sünnetleri
=> Gusl Abdesti Nasıl Alınır?